DOLAR 40,6578 0%
EURO 47,1124 -0.15%
ALTIN 4.408,060,30
BITCOIN 46833181.05096%
Diyarbakır
36°

AÇIK

SABAHA KALAN SÜRE

admin

admin

19 Aralık 2024 Perşembe

    İTO Başkanı Avdagiç’ten “vize” tepkisi

    İTO Başkanı Avdagiç’ten “vize” tepkisi
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, amel dünyasının Schengen vizesinde yaşadığı sorunlar konusunda AB yetkililerini eleştirerek, “Avrupalı diplomatlara diyoruz ki bizim makine talep eden amel adamımızın ülkelerinize gelmesine fırsat vermiyorsunuz. Sonra Çin makinesi alıyorlar diye Çin’den şikayet ediyorsunuz. Kendinize ziyan veriyorsunuz.” ifadelerini kullandı.Avdagiç, İTO’nun 346 firma ile milli katılımını düzenlediği SIAL Paris Gıda Fuarı’nda, gazetecilerin, vize sorununa ilişkin sorularını yanıtladı.Cumhurbaşkanı’ndan başlayarak Dışişleri Bakanlığı ve öbür tüm kurumların vize sorununun çözümü için en etkili şekilde çalıştıklarını belirten Avdagiç, “Bu konu, devletler nezdinde yürütülebilecek, çözülebilecek bir konu. Biz de İTO olarak amel dünyası penceresinden görüşlerimizi üst düzey AB yetkilileri ile sıkça paylaşıyoruz. Ümit ediyoruz ki makul bir süre içinde vize konusunda ilerleme katedilir.” dedi.AB’nin üst düzey yetkilileriyle yaptıkları görüşmelerde artık ezberlenen bir yaklaşım gördüklerini bildiren Avdagiç, şunları kaydetti:”Önce vize başvuruları fazla arttı, yetişemiyoruz diyorlar. İkinci olarak da vize verdikleri kişiler içinde geri dönmeyenlerin sayısının fazla çok arttığını öne sürüyorlar. İkisinin de doğru olmadığını kendilerine anlatım ediyoruz. Siz, başvuranlara 1 hafta, 1 ay, 3 ay, 6 ay gibi kısa süreli vize verdiğiniz için o şahıs yine başvuru etmek zorunda kalıyor.

    Başvuru sayısında artış yok, burada bir mükerrerlik var.””Siz o kişiye 1 hafta veya 10 yıllık vize verdiğiniz zaman ne değişiyor?”Avdagiç, AB’nin vize sorununa mülteci sorununu gerekçe göstermesinin de çelişkili ve teknik olarak karşılığı olmayan bir tutum olduğunu vurgulayarak, “Geliyor, mülteci olarak kalıyor iddiasını ileri sürüyorsunuz. Siz o kişiye 1 haftalık veya 10 yıllık vize verdiğiniz zaman ne değişiyor? 1 hafta verdiğinizde de ülkenizde kalacağı varsa kalıyor. Yani vizeyi kısa vermiş olmanız, onun kalma kararını değiştiren bir şey değil. Onun teknik bir karşılığı bizim nezdimizde yok.” ifadelerini kullandı.Vize konusunda makro resimle ilgili süreçleri paylaştıklarını belirten Avdagiç, ancak İTO’yu doğrudan ilgilendiren bölümünün ağırlıklı olarak hariç ticaret tarafı olduğunu aktardı.Avdagiç, AB’nin hem Çin’in ticari baskısından yakındığını hem de tedarik sorununu çözebileceği Türkiye’deki amel insanlarına kısa süreli vize vermek ya da hiç vize vermemek için her türlü bahaneyi ürettiğini kaydederek, “Avrupalı diplomatlara diyoruz ki bizim makine talep eden amel adamımızın ülkelerinize gelmesine fırsat vermiyorsunuz. Sonra Çin makinesi alıyorlar diye Çin’den şikayet ediyorsunuz. Kendinize ziyan veriyorsunuz.” dedi.”İhracatçılar için bu yıl önemli ürünlerimizin rekoltelerinde örneğin olacak bir hal oluşmadı”İTO Başkanı Avdagiç, bugün sona erecek olan SIAL Paris Gıda Fuarı’na Türkiye’nin rekor sayıda firma ile katılmasının önemli olduğuna dikkati çekti.İhracatçılar için bu yıl önemli ürünlerin rekoltelerinde örneğin olacak bir hal oluşmadığını anlatım eden Avdagiç, “Bazı seneler hava koşulları, don sebebiyle veya kuraklıktan ötürü mahsulde düşme olabiliyor. Allah’a fazla şükür, bu yıl mesela zeytinde fazla ciddi bir rekolte artışı var. Dolayısıyla gıda ihracatına konu olan önemli mahsullerin üretiminde de bir sıkıntı olmaması, bizim fiyatlarımızın da daha makul bir seviyede oluşmasına vesile oluyor.” diye konuştu.”Türkiye’nin ihracatı yüzde 5-6 artıyorsa gıda ihracatının 15-16 artması lazım””Gıda sektöründe ciddi bir potansiyel olduğu fazla açık” diyen Avdagiç, şu değerlendirmelerde bulundu:”Orta Vadeli Plan’da (OVP) 2025, 2026 ve 2027 ile ilgili açıklanan hedefleri var. Gıda sektörü, Türkiye’nin ihracat artışından en az 8-10 puan daha yüksek miktarda artış sağlayacak bir sektör.

    Böyle bir potansiyeli var. Türkiye’nin ihracatı yüzde 5-6 artıyorsa gıda ihracatının yüzde 15-16 artması lazım. Türkiye’nin gıda ve gıda ürünleri ihraç potansiyeli, konvansiyonel ihracat rakamlarının üzerindedir. Bunu artıracak konuları çalışmamız lazım. Bunun önünü kesen konuları incelememiz ve süratle masadan kaldırmamız lazım. Ben o konuda iyimserim. Gıda ve tarım, Türkiye’nin önü aleni sektörlerinden biri. Şunu da söylemem gerekir. Bunu aka bir keyifle söylüyorum ki Türk gıda endüstrisinin bilhassa nitelikli pazarlarda imajı fazla iyi, kalitemiz fazla iyi.”